Eğitim çalışanları, her ocak ayında yapılan zam miktarının maaşlarındaki etkisinin yıl boyunca devam etmesini hayal eder. Ancak gelir vergisi gerçeği buna müsaade etmez. Ülkemizde 2024 yılı gelir vergisi tarifesine göre ;
Eğitim çalışanları kazançları doğrultusunda yukarıdaki gibi vergi dilimlerine tabi olacaktır. Aşağı yukarı bir hesaplamaya göre eğitim çalışanları mart veya nisan ayları itibari ile vergi dilimine girmektedir. İki veya üç ay sonra da bir üst vergi dilimine…
Bu ne demek ?
Yoksulluk sınırı altında maaş alan eğitim çalışanlarının kazançları doğrultusunda bir üst vergi dilimine girmeleri onları açlık sınırına daha da yaklaştırmaktadır.
Sosyal medyada bas bas bağıran yetkili sendika, görüşme masasında neden dilini yuttu ?
Eğitim çalışanlarının yoksulluk sınırı üstünde maaş almasını sağlayamayan yetkili sendika, vergi dilimi konusunda da etkisiz ve başarısız olmuştur.
Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışma Sendikası olarak ülkemizin kalkınması adına vergilerin önemli olduğuna inanıyoruz. Ancak yoksulluk sınırı altında maaş alan eğitim çalışanlarının ekonomik anlamda gelecek kaygılarını göz ardı edemeyiz. Yoksulluk sınırı altında maaş alan eğitim çalışanlarının maaşlarının farklı dilimlerde ve farklı oranlarda kesilmesi, ekonomik bunalımı daha da arttırır.
Bu sebeple sendika olarak talebimiz ; vergi diliminin 110.000 – 230.000 TL arası gelire göre vergi oranının %15’ e sabitlenmesidir. Bu, eğitim çalışanlarını kısmen de olsa ekonomik olarak rahatlatacaktır.