Kimse Racon Kesmesin - Köşe Yazısı
Köşe Yazısı // 2 Nisan 2024 Salı
Kimse Racon Kesmesin

Son dönemlerde siyasetçilerimizin, eğitime ve eğitimciye dair söylemleri oldukça çoğalmaya başladı. Milyonlarca kişiyi doğrudan ilgilendiren bir sektör olunca da eğitim sektörü, bu yola başvuru yapan siyasetçi sayısı da artmış durumda.

Gündeme gelmek, adından bahsettirmek isteyen birçok kişi maalesef bu tekniğe kendisini kaptırmış durumda.

Kişiler yaptıkları işlerle gündeme gelmeliler. Söylemler değil, eylemler konuşulur olmalı.

Fakat ideal çizgi böyle olsa da gerçekler böyle olmuyor. Bu yanlış tutumun son örneğini de güzide illerimizden birinin vekili yaşatmış durumda.

 Ben kendisinin vekil olduğu ilimizi ve adını soyadını bu yazıda yazmayacağım; çünkü kendisinin reklamını yapmış olacağımdan, bu değirmene su taşımak istemiyorum. Kendisi katılmış olduğu bir programda emekliler için "çalışıp evine ek gelir getirebilir. 1980'lerde öğretmenler okuldan sonra simit, su satarak geçiniyordu" şeklinde talihsiz ve kabul edilemez bir beyanda bulundu. Bu açıklama son derece eğitim sektörünü yaralamıştır.

Son yıllarda bazı siyasetçilerimizin eğitimcileri ve eğitim sektörünü hedef alan açıklamalarına bizler alıştık. Bir ülkenin iki ordusu vardır. Bunlardan biri silahlı ordusu, diğeri de eğitim ordusudur. Biri ülkeyi ihya etmek için çalışır, biri de toprak bütünlüğü için.

Hangi sektörden olursa olsun, çocuklarının emanet edildiği eğitimciler korunmayı, kollanmayı hak ediyor. Eğitim işi bilimsel temelleri olan pedagojik bir alandır. Bu alanın çalışanları da itibarsızlaştırılamaz, her önüne gelen istediği söylemde bulunamaz.

Sayın vekilin geçmişi örnek göstererek emeklilerin ve memurların yaşadığı ekonomik sıkıntıları görmezden gelmesi son derece duyarsızca bir yaklaşım olmuştur.

 1980'li yıllara atıfta bulunarak o dönemdeki ekonomik koşulları bugünküyle karşılaştırmak oldukça yanlıştır. Evet, 1980'lerde ülkemizin ekonomik kalkınma düzeyi bugünkü kadar iyi

değildi. Lakin verilere bakıldığında da enflasyon da bu kadar yüksek değildi!

Hatırlatmak isteriz ki, 1980'li yıllarda enflasyon oranları şu şekilde seyretmekteydi:

  • 1981: %36,8
  • 1982: %27,0
  • 1983: %30,5
  • 1984: %49,5
  • 1985: %40,3

Buna karşın, 2024 yılı mart ayı itibarıyla yıllık enflasyon %50,51'e, ENAG tarafından hesaplanan sokak enflasyonu ise %112,51'e yükselmiştir. Bu rakamlar, 1980'li yıllardaki enflasyon oranlarının çok çok üzerindedir. Emeklilerin ve öğretmenlerin yaşadığı zorlukları görmezden gelen ve onları geçmişe özlem duyduran bu talihsiz sözlerini gerçeklikten kopuk görüyoruz. Emeklilerimizin ve eğitimcilerimizin insanca yaşayabilecekleri bir maaş almaları için yetkilileri göreve davet ediyoruz.

Öğretmen, elinde su ve simit tezgahıyla sokakta asla bulunmamalı.

Öğretmen, boş zamanlarında taksicilik yapmamalı.

Öğretmen, ücret kaygısı yaşamadan kitap siparişi verebilmeli.

Öğretmen, öğrencileriyle çağı yakalamalı.

Öğretmen, iyi bir tableti veya laptopu alabilmeli.

Öğretmen, giyineceği kıyafeti için sabah okuluna gitmeden önce evinde ne giyinsem diye düşünmemeli.

Öğretmen, endüstri 4.0’a uygun hareket etmeli.

Öğretmen, web 2.0 araçlarını kullanabilmek için seminerlere katılabilmeli.

Öğretmen, alanına dair akademik gelişmeleri takip etmek için bilimsel konferanslara katılabilmeli.

Öğretmen, elinde simit tezgahıyla değil; kalemiyle, tebeşiriyle bulunmalı.

Sayın vekil; uzay çağının yaşandığı bu yüzyılda başta öğretmen ve emeklileri müreffeh bir hayat sürebilmeleri için yüce mecliste çabalarınızı, önerilerinizi bekliyoruz.  

45 50 yıl öncenin romantik söylemleriyle değil, çağın gerçekleriyle yüzleşmenizi ve bu gerçekleri idrak etmenizi bekliyoruz. Bu arada 1980’li yıllardan bir örnek verecekseniz Fakir Baykurt’un şu dizelerini örnek verebilirsiniz!

Öğretmen yalvarmaz,

 Öğretmen boyun eğmez,

 Öğretmen el açmaz,

 Öğretmen ders verir.

             

              Yücel UĞURLU

            Bilecik İl Başkanı

ONLİNE ÜYELİK Herkesin sustuğu yerde "Hak mücadelenizin gür sesi olarak BİZ varız.“ anlayışıyla kurulduk. "Mesele ve sorun varsa çözümü de var." inancıyla yola çıkmış Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışma Sendikası -EĞİTİM GÜCÜ SEN- bu amaçla kurulmuştur.
Online Üyelik
// Diğer Köşe Yazısı